Hayız Ve Nifas

Hayız ve nifas sahibini tıpkı cünüp olmak gibi bazı ibadetlerden alıkoyan manevî bir haldir. Cünüplük gibi bunlar da Müslümanı pis etmez. Sadece bazı ibadetlerden uzak eder. Bu da onlara bir rahmettir. Kimi cahiller bu durumdaki kadınlarla konuşmaz, yemeklerini yemezler. Tam bir cehalettir. Oysa Sevgili Peygamberimiz, Hz. Aişe’nin bildirdiğine göre, su içtiği bardağın dudağını değdiği yeri bulur, artığını oradan içermiş. Sünneti bilmemek insanı kendi kafasına göre hareket etmeye, o da böyle yanlış kararlara götürür. Sofuluk yapayım derken sapıklık olan bid’ata düşer.

Hayız ne demektir?

Büluğ çağına eren kadınlarda görülen ve her ay 3 ile 10 gün arasında seyreden kanamaya hayız veya adet denir.  Üçten az, ondan çok günlerdeki kanamalar hayız değil, istihaze, yani özür kanıdır.  Abdesti bozmaktan başka bir hükmü yoktur.  

Her kadının kendi âdeti arasında gördüğü bulanıklık, sarılık veya kırmızılık da hayızdan sayılır.  Temizliğin en azı 15 gündür.  Çoğu için bir müddet yoktur.  Hiç kan görmeyen de olabilir. 

Adet gören kadın namaz kılamaz, oruç tutamaz, Kâbe’yi tavaf edemez, camiye giremez, Kur’an okuyamaz ve dokunamaz, cinsel ilişkide bulunamazlar. 

Nifas

Bayanlarda doğumdan sonra gelen kana nifas denir.  Doğum öncesi ve esnasında görülen kan istihaze kanıdır.  Kan hiç yoksa nifas da yoktur.  Nifasın azına bir müddet yoktur.  En çoğu kırk gündür.  Hükmü, hayızlının hükmü gibidir, az yukarıda geçtiğinden tekrara gerek yoktur.