İffet

İffet, temiz ahlaklı olmak, ar ve namusu korumak demektir. İffetli olmak, başta cinsel arzular olmak üzere, insanın değerini düşürecek her türlü istek ve şehvetlerden uzak olmak, kendisini korumak  demektir. Böylesi insanlar, İslam’ın büyük günah saydığı zinadan ve ona götüren kalb, dil, el, göz, kulak ve ayak zinasından kendilerini korurlar.Bir hikmete binaen yaratılan cinsel arzularını, helal ve yasal yollardan gidererek sevap kazanırlar.Hem dünyada, hem de ahirette mutlu ve huzurlu olurlar.

Allah(cc.) buyurur: “(Resûlüm!) Mümin erkeklere, gözlerini (harama) dikmemelerini, ırzlarını da korumalarını söyle. Çünkü bu, kendileri için daha temiz bir davranıştır. Şüphesiz Allah, onların yapmakta olduklarından haberdardır. Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bulunan (köleleri), erkeklerden, kadına ihtiyacı kalmamış (cinsî güçten düşmüş) hizmetçiler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye, ayaklarını yere vurmasınlar. Ey müminler! Hep birden Allah'a tevbe ediniz ki, kurtuluşa eresiniz.Aranızdaki bekarları, kölelerinizden ve cariyelerinizden iyi davranışta olanları evlendirin. Eğer bunlar fakir iseler, Allah kendi lütfu ile onları zenginleştirir. Allah, (lütfu) geniş olan ve (her şeyi) bilendir. Evlenme imkanını bulamayanlar ise, Allah, lütfu ile kendilerini varlıklı kılıncaya kadar iffetlerini korusunlar. Ellerinizin altında bulunanlardan (köleler ve cariyelerden) mükatebe yapmak isteyenlerle, eğer kendilerinde (hürriyete kavuşmalarında kendileri için) bir iyilik görüyorsanız, hemen mükatebe yapın. Allah'ın size vermiş olduğu malından siz de onlara verin. Dünya hayatının geçici menfaatlerini elde edeceksiniz diye, namuslu kalmak isteyen cariyelerinizi fuhşa zorlamayın. Kim onları zor altında bırakırsa, bilinmelidir ki, zorlanmalarından sonra Allah (onlar için) çok bağışlayıcı ve merhametlidir.”(Nur, 30-33.)

Haya ve iffet, aile ve toplumu suçlardan, cinayetlerden, amansız hastalıklardan, fakirlikten, israftan, sefahattan, saygısızlıktan koruyan bir emniyet süpabıdır.İnsan olarak aynı yaratılışa sahip olduğumuz için iffet ve haya herkese emredilmiştir.Bu emre, ashab-ı kiram, hatta mü’minlerin anneleri olan sevgili Peygamberimiz(sav.)in eşleri de dahildir ”Ey iman edenler! Peygamberin evlerine vaktine bakmaksızın ve yemeğe izin verilmedikçe girmeyin. Fakat çağırıldığınız vakit girin.Yemeği yediğinizde de hemen dağılın. Sohbet etmek için de izinsiz girmeyin. Çünkü bu haliniz peygambere eziyet veriyor, ama o sizden utanıyor. Fakat Allah gerçeği söylemekten utanmaz. Hem O'nun hanımlarına bir ihtiyaç soracağınız vakit de perde arkasından sorun. Böyle yapmanız hem sizin kalbleriniz ve hem de onların kalbleri için daha temizdir. Hem sizin Resulullah'a eziyet etmeye hakkınız yoktur. Ondan sonra hanımlarını da ebediyyen nikâh edemezsiniz. Çünkü bu Allah katında çok büyük bir günahtır.Siz bir şeyi açıklasanız da gizleseniz de şüphe yok ki Allah her şeyi bilmektedir.”(Ahzab,53-54.)

Sevgili Peygamberimiz(sav.), daha peygamber olmadan önce de fevkalade iffetli idi. Allah O’nu, cahiliyye bayramlarından, düğünlerinden, açık saçıklığından, fuhşundan korumuştur.