Komşularımızı Üzmeyelim

Kur'an-ı Kerim'de birbirinin kusurunu araştırmak ve başkasının gizli kalmış yanlarını ortaya çıkarmaya çalışmak yasaklanmıştır.

Bütün insanlara karşı öyledir ama özellikle komşuda olup bitenleri gereksizce araştırmamak, ayıp ve kusurlarını ortaya çıkarmamak esastır.

Bize karşı hatalı söz ve davranışlarda bulunmuşlarsa, onları anlayışla karşılayıp bağışlamak, kendilerine dünya ve âhiret işlerinde yol gösterici olmak da komşuluk görevleri arasındadır.

Komşulara kötülük yapmamak, zarar vermemek gerekir. Komşuya ya maddi veya manevî yoldan eziyet yapılır.

Maddi kötülük, evine, bahçesine, malına, mülküne tecavüz etmek; onları bozmak, yıkmak, kirletmek, zorla ele geçirmek, kendisini dövmek ve hırpalamaktır.

Manevî kötülük ırz ve namusuna tecavüz etmek, âile sırlarını çevreye yaymaktır. Özellikle komşunun namusuna göz dikmek günahın katlanmasına sebep olur. Bir soru üzerine Hz. Peygamber, Allah'a ortak koşmak ve açlık tehlikesi ile çocuk öldürmekten sonra en büyük günahın, "komşunun hanımı ile zina etmek" olduğunu haber vermiştir. Mikdad b. Esved (r.a) bu konuda Rasûlüllah (s.a.s)'ın şöyle buyurduğunu nakletmiştir:

"Komşusunun karısıyla zina yapanın günahı, on kadınla zina yapan adamın günahından daha ağırdır".(Buhârî, Tefsiru Sûre 2/3, 25/2, Edeb, 20, Diyat, 1; Hudûd, 30; Tevhid, 40; Müslim, İman, 141, 142; Ebû Dâvud, Talâk 50; Tirmizî, Tefsiru Sûre, 25/1,2.)

Bütün bu âyet ve hadislerden de anlaşılacağı gibi, çevresindeki insanlarla iyi komşuluk münasebetleri kurmak her müslümanın görevidir. Bu görevi yerine getirmeyen ve komşularım rahatsız eden insanlara da her zaman rastlanmaktadır. Hz. Peygamber, kötü komşunun fenalıklarına karşı sabırlı olunmasını tavsiye etmiştir.

Kötü komşunun, nasıl çevresindeki insanlara zararı dokunuyorsa aksine iyi komşunun da dünya ve âhirette yakınlarına iyilik ve yardımı dokunacaktır. Hadîs-i şerifte buyurulmuştur:

"Şüphesiz, Allah (c.c) salih müslüman sebebiyle komşularından yüz evden belâyı defeder"(el-Askalâni, Selâmet Yolları, III, 298.)