Sünneti İnkar Edenlere Reddiye

1- “Hz. Peygamber önceleri hadis yazımını yasaklamıştı” deniyor. Aynen Bektaşî’nin "namaza yaklaşmayın” ayetini okuyup ta “sarhoşken” tarafını okumamaları gibidir. Evet, önceleri Kur'an'a karışmasın diye hadis yazmak yasaklandı ama sonra bu emniyete alınınca izin verildi. Tıpkı mezarlık ziyareti gibi. Hadis usulü kitapları ortadadır.

2- Hadisi ret edenler, sahabeyi ve tabiileri kötüler dururlar. Hep kötü tarafları anlatılan o dönem insanları bunu böyle anlatan zavallıların döneminden bin kat daha iyidir. Şahıs olarak da öyledir. Neden onların iyilikleri hiç vurgulanmaz?

3- Hadis rivayetinin bir kaidesi kuralı vardır. İş onların anlattığınız kadar basit değildir. Ama hadis uydurulmamış da değildir.

Sahih hadisin bir ölçüsü de Kur'an'a uymaktır. İyi ama bu dün bilinmiyor değildi ki. Yeni çıkmış, bunu ilk defa kendileri söylüyormuş gibi bir tavır cehalet ve hakkı örtmektir.

4- Hadisi taşıyan sahabe, tabiin gibi nesiller, aynen Kur'an'ı da taşıyan nesillerdir. Hadisi inkar edenler, bu işi yaparken aslında Kur'an'ın altını oyuyorlar. Yarın yıkım sırası ona gelecektir. Şuursuzca bir hareket. Yok, şuurlu yapılıyor olursa, bu doğrudan Kur'an'a düşmanlık olur ki daha tehlikelidir. İmana zarar verir.

5- Bu hareketi ilk defa Hindistan'da İngilizler başlatmıştır. Ama ters tepti. Dikkat edilirse bu tür yazılar içeride ve dışarıda aynı ağızların tekrarıdır. Bu batının bir projesidir. Bu bir kafir oyunu ve batılın fitnesidir. Onları ve maşalarını taklit ederek hadis ilmini, rivayetleri bu kadar küçümsemek, zaten konuyu bilmemenin alametidir. Bu bir uzmanlık alanıdır. Üç beş makale okuma işi değildir.

6- Geçmişin hatalarını görmek ve onlardan ders almak başka bir şey, geçmişi tamamen karalamak ve inkar ile reddetmek başka bir şeydir.

Selefi salihine hürmet, müslümanların şiarıdır, genel kabulü ve ahlakıdır. Aksini söylemek gurur, kibir, enaniyet ve ucb, yani kendini beğenmişlik ve cahillik alametidir. Allah her Müslümanı bundan korusun.

Kaldı ki tarihi iyi okusunlar, kafirler zulüm ve kötülükte onlardan bin beterdir. Yok, ille de onları beğeniyorlarsa, kendi ecdadını bırakıp onların evlatları olabilirler. Kim karışabilir?