Kabz-ı mallık ve komisyonculuk

Rasûl-i Ekrem (s. a. v. ) sehirdeki satıcının, köylü malını, pazara gelmeden teslim alarak azar azar pahalı satmasını yasaklamıştır.

 

Bu mânâdaki birçok hadisin müşterek hedefi şudur: "Üretici malı doğrudan doğruya pazara arzedecek, araya başkaları girerek fiyatın sun'i bir şekilde artmasına sebep olmayacaktır.  Maksat bu olduğuna göre fiyat artışına sebep olmayan hizmetler, yardımlar, aracılıklar, pazarlama ve dağıtım işleri mennû' değildir.  Üreticinin malını tüketiciye arzeden, satıcıya müşteri bulan ve bunun için de muayyen bir ücret veya yüzde alan hizmetler meşrû'dur.  

 

Buhârî'nin zikrettiğine göre İbn Abbâs, İbn Sîrin, Atâ, İbrâhim en-Nehâî ve Hasen el-Basrî gibi selef müctehidleri simsar ücretinin zararsız (caiz) olduğunu, "şunu sat, şu kadardan fazlası senin veya kârı ortak" demekte bir mahzûr bulunmadığını ifâde etmişlerdir.